CHP Sözcüsü Öztrak, basın toplantısı düzenledi: Bugün yaşadığımız ortamda seçim konuşmak abesle iştigaldir

CHP Sözcüsü Öztrak, basın toplantısı düzenledi: Bugün yaşadığımız ortamda seçim konuşmak abesle iştigaldir

Depremin üzerinden günler geçmesine rağmen deprem bölgesinde halen bir nizam, bir intizam olmadığını iddia eden Öztrak, hijyen ve temizliğin büyük sıkıntı olduğunu ve halen doğru dürüst çadır kentler kurulamadığını söyledi.

- "Biz, ilk günden itibaren tüm gücümüzle milletimizin yanındaydık. Bundan sonra da olacağız. Bu hükümetin açtığı yaraları, milletimizle birlikte biz saracağız. Biz, bu ülkeyi akılla, bilimle, liyakatle yöneteceğiz"
- "Hükümetlerin öncelikli görevi ülkeyi zamanında seçime götürmektir. Bugün yaşadığımız ortamda seçim konuşmak abesle iştigaldir çünkü anayasa açıktır, seçim zamanında yapılacaktır"

ANKARA (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, "Biz, ilk günden itibaren tüm gücümüzle milletimizin yanındaydık. Bundan sonra da olacağız. Bu hükümetin açtığı yaraları, milletimizle birlikte biz saracağız. Biz, bu ülkeyi akılla, bilimle, liyakatle yöneteceğiz." dedi.

Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde bugüne kadar 38 bin 44 kişinin hayatını kaybettiğini, 100 binden fazla vatandaşın da yaralandığını hatırlattı.

"Hem geçmişimizi hem de geleceğimizi kaybettik." diyen Öztrak, "Türkiye, daha önce de büyük depremler yaşadı. 1999'da Gölcük ve Düzce depremlerinde binlerce insanımızı yitirdik. Başta ülkeyi yönetenler olmak üzere, tüm yurttaşlarımızın, yaşadığımız acılardan alması gereken dersler vardı. Ama yaşadığımız son felaket de gösterdi ki bu derslerin hiçbiri alınmamış." ifadesini kullandı.

Böyle bir afet karşısında hükümetlerin başlıca iki görevi olduğunun altını çizen Öztrak, bunlardan ilkinin yapılan binaların depreme dayanıklı olmasını sağlamak, ikincisinin ise deprem anında uygulanacak protokolleri, eylem planlarını önceden hazırlamak olduğunu söyledi.

Hükümetin bu ikisini de yerine getiremediğini savunan Öztrak, bilim insanları ve bürokratların daha önce defalarca hükümeti uyardığını dile getirdi. Kahramanmaraş için depremden önce hazırlanmış bazı raporları gösteren Öztrak, şöyle devam etti:

"Raporlar ortada. Depremin büyüklüğü, şehirlerin neresinde ne kadar etki yapacağı, alınması gereken önlemler. Bugüne kadar yapılanlar, yapılmayanlar. Tüm bu raporlarda bilim insanları ve devletin namuslu bürokratları tarafından tek tek anlatılmış. Ülkeyi yönetenlere teslim edilmiş. Erdoğan’a soruyoruz, Mehmetçiğe depreme müdahale emrini neden zamanında vermedin? Gölcük depreminden hemen sonra kurulan, çok iyi eğitilmiş askerlerden oluşan, 'Özel arama-kurtarma taburu' neredeydi? Arama kurtarmada tecrübeli madencilerimizi zamanında sahaya neden sürmedin? Depremde altın saatler olarak bilinen ilk 72 saati göz göre göre neden heba ettin? Erdoğan, depremden sonraki ilk 72 saatte görevini doğru dürüst yapsaydı can kayıplarımız bu kadar ağır olmayacaktı.

Biz tabii ki milletimizle sahada birlik ve beraberlik içindeyiz. Genel Başkan'ımızla, parti yönetimimizle, milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla depremzedelerin yanındayız. Ama kimse bizden, bu beceriksiz, görevini ihmal etmiş, on binlerce yurttaşımızın hayatına mal olmuş, kalanların yardımına zamanında koşamamış hükümetin hatalarının üstünü örtme çabasına, destek olmamızı beklemesin. Buradan ifade edelim, yaşanan asrın ihmalidir."

İktidarın beceriksizliğini örtebilmek için depremi olağanüstü hale getirmeye çalıştığını ileri süren Öztrak, Japonya, Endonezya, Şili ve daha pek çok ülkede depreme karşı alınan önlemlere işaret etti. Öztrak, "Demek ki neymiş? Deprem değil, tedbirsizlik öldürürmüş. Deprem değil, liyakatsizlik öldürürmüş. Deprem değil, görevi ihmal öldürürmüş. İşte bunun için yaşadığımız 'asrın felaketi' değil, asrın ihmalidir." diye konuştu.

Öztrak, şunları söyledi:

"Depremle birlikte sadece binalar, köprüler, yollar çökmedi, ucube tek adam rejimi de çöktü. Her şeyi tek bir kişinin tek bir imzasına bırakmanın, hız değil, facia getirdiğini yaşayarak öğrendik. Bu yaşananların sorumlusu, tüm uyarılara rağmen hiçbir önlem almayan Erdoğan hükümetidir. Biz ilk günden itibaren tüm gücümüzle milletimizin yanındaydık. Bundan sonra da olacağız. Bu Hükümetin açtığı yaraları milletimizle birlikte biz saracağız. Biz bu ülkeyi akılla, bilimle, liyakatle yöneteceğiz. Biz Atatürk’ün emaneti Hatay’a sahip çıkacağız. Demografik yapısının değişmemesi için her tedbiri alacağız. Yıkılan şehirlerimizi, depreme dayanacak şekilde yeniden ayağa kaldıracağız. Seçimden hemen sonra 'Güvenli Evler' seferberliğini başlatacağız. Fay hatları üzerindeki tüm yapı stokunun risk analizlerini yapacağız. İstanbul depremine karşı, 'Hayat İstanbul' projesini uygulamaya koyacağız. Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığını kuracağız. Afet mevzuatını tüm yönleriyle yeniden düzenleyeceğiz. Mekansal Acil Durum Planlarını yapacağız. Biz böyle acıları milletimize bir daha yaşatmamak için hükümete talibiz. Milletimizin yüzünü güldürmek için yönetmeye talibiz. Milletimizin kaybedilecek bir saniyesi bile kalmadı. Azıcık gurura, sorumluluk duygusuna sahip olan bir hükümet, neden olduğu bu kadar yıkımdan sonra bir dakika beklemez istifa eder, gider. Ama bunlar yapmadı. Ülkedeki tüm yetkileri kendinde toplayan Erdoğan, tüm yaptıklarının ve yapmadıklarının hesabını sandıkta milletimize verir."

- Soruları yanıtladı

Açıklamalarının ardından soruları yanıtlayan Faik Öztrak'a, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun deprem için bağışladıkları paraya ilişkin, "Eğer bu parayı Hazineye aktarsaydık Hazine başka bir alanda kullanabilirdi. Biz, bu parayı direkt deprem bölgesine tahsis ettik" sözleri soruldu. Öztrak, "Damat giderken boşuna demedi, 'At izi, it izine karıştı.' diye. Gerçekten de at izi, it izine karışmış. Saray yönetimi, adama Merkez Bankası Başkanlığı yaptırmazsa o da millet iradesinin tecelligahı TBMM'nin yerine geçmeye teşebbüs hadsizliğinde bulunur." açıklamasını yaptı.

Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın, seçimlerin ertelenmesine yönelik çağrısı hatırlatılan Öztrak, "Hükümetlerin öncelikli görevi ülkeyi zamanında seçime götürmektir. Bugün yaşadığımız ortamda seçim konuşmak abesle iştigaldir çünkü anayasa açıktır, seçim zamanında yapılacaktır." dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.